8 Ağustos 2016 Pazartesi

Makedonya-2012 Gezi notu

Makedonya havaalaninda Vardar Express denilen otobüs ile üsküp otobüs terminaline gidiyorsunuz. Üsküp'e Skopye denmekte. Makedonların çoğu maalesef ingilizce bilmiyor. Türkçe'ye İngilizce'den daha hakimler.
Eğer benim gibi hiç Türkçe bilmeyen birine havaalanında denk gelirseniz, "Üsküp" yerine "Skopye" deyin, sizi yönlendireceklerdir. 

Ben yalnız gittiğim için otobüs terminaline ulaştıktan sonra  otelime taksiyle gittim. Taksiler ucuz ancak şu anki aklım olsa Taksiyle gitmem. Akıllı telefonların navigasyonları ben gittiğim zaman pek yaygın değildi.  Turkce bilen biri sağolsun taksiciyle anlasti ve yolda gördüğüm otelime bırakildim.


Otelim 3 yıldızlı "VIP Hotel". Şu an bir arkadaşla tekrar Makedonya'ya gitsem daha düşük bir otel seçerdim. Tek başıma gittiğim için güvenlik amaçlı, en ekonomik bu oteli seçtim ve çok memnun kaldım. Tavsiye ederim. Çok aman aman bir otel değil. Amacınız otelde tatil yapmaksa tavsiye etmem. Ancak benim gibi sadece aksam bir iki saat internete bakıp uyumaya gidecekseniz şiddetle tavsiye ederim. Yeri izbe bir yerde olsa da merkeze ve belli yerlere yürüyerek 40 dk.da gidebileceğiniz bir uzaklıkta. Otele 2012'de gittiğimde kredi kartıyla ödeme yapamamıştım. Nakit ödemek zorunda kalmıştım. Şimdi belki düzelmiştir. Ne olur ne olmaz yeterli nakit yanınızda bulunsun.

Otelin yeri gerçekten "BİZE GÖRE!" kötü bir yerde. Bir tarafında çingene mahallesi var. Merkeze gitmek için ıssız yeraltı yollardan geçiyorsunuz ancak Makedonya güvenli bir yer. Bu sokakların hepsinden gündüz vakti geçtim ve hiçbir sıkıntı ile karşılaşmadım. Gece vakti güvenliğim için zaten dışarı çıkmadım.

Gece hayatı bar ve kumarhane kültüründen oluşmakta. Maalesef buraya gelen çoğu Türk kumarhaneler için gelmekte. 


Paralarina denar deniliyor. entresan bir fiyat aralığı var. Ne neye göre ucuz ya da neye göre pahalı çözemedim.
Ancak genel olarak çok ucuz bir yer olduğunu söyleyebilirim. Uygun bir planlama yaparsanız, 2000 tl'ye 5 günlük tatil için herşeyinizi halledebilirsiniz. 2000 tl diyerek gidiş dönüş uçak bileti+ otel parası+ yol parası+ yeme-içme giderlerini kastediyorum. Ben 2012'de gittiğimde yemeğin bu kadar ucuz olduğunu bilmiyordum. Uygun yerlerden yemek olarak (süpermarket, büfe vb) yemek olayını bayağı ucuza kapatabiliyorsunuz. İçki inanılmaz ucuz. Ben ekstra harcama yaparak sevdiklerime bayağı içki almıştım. Şaraplar hem çok ucuz hem de 5 litrelik su bidonlarından satılan şaraplar mevcut.

Makedonya'nın benim için hesapta olmayan yanı sandığımdan büyük olması. Makedonya'dan Bosna gibi diğer balkan ülkelerine geçmeyi planlıyorsanız çok iyi plan yapmanız gerek. Çünkü burası hem büyük bir ülke hem de gezilecek çok fazla yeri var. Ben hala göremediğim yerler için azab çekiyorum diyebilirim. Tabiki o dönem Bosna ve Arnavutluğa gidiş planım yalan oldu.

Merkez bölgesine Kent Meydanı da deniliyor. Kent meydanina girmeden önceki buyük kapı ve kent meydanindaki heybetli heykeller insani memnun ediyor. bu heykeller yeni. 15 yasinda olan heykel sayısı az. Zaten Makedonya bağımsızlığını okuduğum kaynaklar doğru ise 1991 de ilan etmis. daha  Burada tek sıkıcı sorun malesef ingilizce olmamasi. Kent meydaninda kahve icerken meydanda yerel herkesin kullanabileceği wireless internet var. Telekom olarak geciyor. Meydan FSM koprusuyle türklerin olduğu pazara bağlı. köprünün hemen sonunda tarihi Davutpasa hamamı var. Türk pazarında bildiğiniz evinizdesiniz :). Bu alanda herkes, turistler, esnaf köfte yiyor. Köfte Bursa'nın İnegöl köfteri gibi ancak tuzlu. Bu tuzlu yemek olayı ülke genelinde yaygın bir durum. Yemekler sebebini bilemiyorum ancak aşırı tuzluydu. Ancak porsiyonlar öksüz doyuran cinsinden. Yediğim öğle yemeğinden sonra akşam yemeğini yiyemediğimi hatırlıyorum ki beni bilenler bilir, boğazıma düşkünümdür. 

Makedonya'nın bu FSM köprüsü aslında makedonyadaki müslümanları ve hristiyanları ayıran bir sınır gibi. Köprüyü geçip müslüman tarafına geçiyorsunuz. Burada çeşmeden su içebiliyorsunuz. Sokaklar bildiğiniz Türk sokağı. Hristiyan bölgesinde ise çeşmelerdeki su kokuyor. Şişe su almanız gerek. Bu arada Hristiyan alanında köfte yiyemiyorsunuz. Köfte için müslüman tarafına geçmeniz gerek. Müslüman tarafı diyerek Türk pazarını kastediyorum tabi.

Makedonya'da beni en çıldırtan şey bisikletlilerdi. Sanirim bu Makedonya'da yazısız bir kanun: bisiklet sürenler yolun hakimi.  Sıcaktan dalgin olduğum bir gün bisikleti farketmimisim. Farkedince ben geri cekildim ama ben çekilmesem karsimdakinin duracağı yoktu. Ayagi frene bile gitmedi. Bisikletliler üzgünüm ancak kabalar.

Sıcak konusuna gelirsem, Makedonya gerçekten sıcak. Güneş kremi ve yanık kremi almayı sakın unutmayın. Ben farkında olmadan kendimi ciddi bir şekilde yaktım ve yanık kremi resmen bulamadım. Bizdeki basit "Silverdin" yanık kremi orada yok. Daha doğrusu yanık kremi kültürü yok Makedonya'da. Omuzlarımı oradaki Eczane'ye göstersem de bana krem veremediler. Ben ısrar edince, basit bir jeli tavsiye ettiler.  Bana yaygınca tavsiye edilen tedavi yöntemi: "Yoğurt Sür!"

Makedonya'da her tabela sırpça, rusça ve kendi dillerinde. İngilizce tabela YOK. Türkçe tabelalar da yaygın. Hatta Türkçe reklam tabelaları bayağı var. İngilizce yerine Türkçe konuşmayı deneyin. Ancak benim gibi "Millenyum cross" denilen tepedeki en büyük haça gitmek istiyorsanız size hemen ucuz taktiğimi anlatayım: Otel resepsiyonuna "Millenium Cross"un fotosunu göstersin ve kendisinden makedon dilinde bunu yazmasını rica edin. Hatta sizi anlarsa, buraya otobüsle gitmek istediğinizi belirtin ve kağıda yazmasını rica edin. Ben bu şekilde yaptım ve otobüs terminaline giderek otobüs şöforlerine kağıdı ve fotoyu göstererek, oraya giden yerel halk otobüsüne bindim.  Yerel halk otobüsüyle bir yere kadar gidiyorsunuz sonra teleferikle haça variyorsunuz. Yolculuğum 40 dk falan sürdü. Haç bildiğimiz demir yığını. Hiçbir esprisi yok  ama bulunduğu yerdeki manzarası şahane. Haçın bulunduğu o dağın arkasinda baska bir makedonya var. Etrafa piknik alanlari koymuslar. kendimi uludağda bir tesiste Bursa'ya bakar gibi hissettim. 

Ohrid yolculuğum enteresandı. O yüzden merkez kadar bilgi veremeyeceğim. Giderken yola para ödemedim ama dönerken Ohrid'in otobüs terminaline gidip, Üsküp merkezindeki otobüs terminaline varıyorsunuz. Ancak Ohrid'deki terminal tabiri caizse çok ilkel. Dikkatli etmezseniz, otobüsünüzü kaçırabilirsiniz. Otobüsler de 80 yıllardan kalmaydı. Umarım bu geçen 4 yılda bir ilerleme olmuştur. Ohrid Makedonya'nın  bilindik tatil beldesi. Hatta üsküp'e göre sıkıcı bir yer diyebilirim. Ancak havasi ama temiz ve aksam 0 nem var. serin serin takiliyorsunuz. Otel yerine pansiyonlarda ucuz kalabilirsiniz. Pansiyonlarda şöyle bir sıkıntı var. Yerlerini sadece otel sahipleri biliyor. Otel sahiplerinden rica ederseniz sizin adınıza konuşup yerinizi ayarlıyorlar.  

Ohrid'e gittiğimde kredi karti her yerde yaygin değildi. Üstelik döviz bürolari da yaygin değildi. Bu yüzden oraya nakitle gidilmesi sart. Çünkü ATM'lerinde de ingilizce menü yoktu. Üskübe göre pahali bir alan. Aksamlari cok serin hatta soguk. Kalın kıyafetlerin orada alinmasinda yarar var. en meshur yemeği pembe alabalikmış. Midem o zaman rahatsız olduğundan yiyememiştim. Sebze ve meyve ohridde Üsküp' göre ucuz ve turkler cok fazla. Börek de çok ucuz. Arkadaşım Türkan'la börek domates salatalık almıştık ve 10 tl bile tutmamıştı. Bu arada börekler öksüz doyuran porsiyon yine.  Ohrid'de saat 9'dan sonra icki satisi marketlerde yasak. İçki icmek icin belli özel izni olan publara gitmek gerek. Akşam göl kenarinda keyif amacli içki almak istiyorsaniz, erkenden icki almalisiniz. 

Üsküp'teki merkezi otobüs terminalinden havaalanına gitmek için bilet aliyorsunuz. Ancak uyarayım ulaşım konusunda Türkiye gibi değiller. Terminale yetişmek için 3 saat öncesinden bilet alın. Atıyorum uçağınız saat 13:00'de, siz saat 10:30-11:00 için bilet alın. Otobüs öyle abartılı 1 saat gecikmiyor ancak yine de gecikiyor. Bir de gidiş yolları da kötü. Önümüze geçen bir at arabasını yolun durumu yüzünden şoför geçemedi ve bu bizi bildiğiniz 20 dk oyaladı. Ama bu yazdıklarım dediğim gibi 4 yıl öncesiydi. Şimdiki durum nedir bilemem.

Dönerken mukakkak kalan denarlarınızı Euro yapın. Ben maalesef yapamadım. Sonra Türkiye'de bir tanıdıkla zar zor parayı Türk lirasına çevirdim.

Özetle:
Makedonya'yı herkese tavsiye ederim. Benim gibi yalnız gezmeyi sevenler ya da turla gezmeyi sevmeyenler için ideal bir yer. Öncelikle güvenli bir yer ve insanların hepsi iyi. Çingeneler oranın bir kültürü ve çingene sokakları güvenli.  Ben ilk yurtdışı deneyimimi Makedonya'da yaşadım. İlk kez yurtdışına çıkacak gezginler için kesinlikle iyi bir başlangıç ülkesi. Tek sorun dediğim gibi dil sorunu. Dil sorununa rağmen,şu an teknolojik imkanlarla daha da rahat gezilecek bir ülke olacağına eminim






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder