18 Ekim 2016 Salı

Finler, Fin Erkekleri -Derin konular

"Güzellerin, yakışıklıların ve bir o kadar özgüvensiz olan insanların ülkesi burası."


Bu konuda yazı yazmak için sanırım erken. Ancak kısa zamanda gözlemlerimi ve duyumlarımı sanırım yazmakta yarar var.


Buraya geleli yaklaşık 2 ay olacak. Ben buraya gelmeden önce 3 amacım vardı. Bunlar: Finlilerle tanışmak, kuzey ışıklarını görmek ve İngilizcemi geliştirmek. Buraya geliş amacım diğer Erasmus öğrencileri ile tanışmak değildi. Zaten yaşım gereği pek muhabbetlerini ve aşırılıklarını kaldırdığım söylenemez. Mesela içki konusunda bildiğiniz birbirlerini yarıştırıyorlar ve muhabbet "bugün şu kadar içtim" tarzı oluyor. Bizim ülkemize özgü bir sidik yarıştırma sanırdım ben bu muhabbeti. Meğer Avrupalılarda da yaygınmış. Şunu da ekleyeyim, içki konusunda buradakiler Finlilerle yarışamazlar.


Genelde yurtdışına çıktığımda club ve barlara gitmek önceliğim değildir. Yurt dışındaki insanlardan  veya yurt dışına çıktığımı bilen insanlardan bu konuda da şöyle bir komik eleştiri alırım: Neden gece hayatını merak etmedin? Neden bar ve cluba gitmedin? Ben de-sert de olsa- söyle cevap veririm: Ben İstanbul'da yaşıyorum. Bara ve club'a gitmek istersem zaten kendi ülkemde gidiyorum ve eğleniyorum. Üstelik sabahlara kadar eğlenme lüksüm de var. Aileme sizler gibi YALAN da söylemiyorum. Ailem benimle kalıyorken sabah 4'te, 5'te eve dönmüşlüğüm vardır. Özetle, eğer canım isterse club ya da bara giderim.


Buraya geldiğimden beri ne bara ne cluba gittim. Giden arkadaşlarıma bilerek ne yaptıklarını kimlerle tanıştıklarını sordum.Yine yazayım, bilerek sordum. Ve çarpıcı açıklamayı yapayım: Buradaki Erasmus öğrencilerinin arkadaşlarından FİN'li yok. Dürüst olmak gerekirse one-night stand olarak erkekler fin kızları ile takıldı ancak daha çok kendileri gibi erasmus öğrencileriyle daha fazla birlikte oldular. Finli erkeklerle birlikte olan bir kıza daha denk gelmedim.


Geçen Türk arkadaşımla konuşurken en sonunda şu analizi de yaptım: "Farkında mısın? İki ay olacak ve  Finli bir tanıdığımız yok."


Bu ülke için şu geyik klişeyi yazabilirim: Burada kızlar teklif ediyormuş!


Finli kızlar aslında erkekler kadar utangaç. Ancak erkeklere göre daha açıklar. İçkili hallerini birebir gözlemlemedim. Ancak finliler sosyalleşme konusundaki tutuklarını gidermek için çok içki içer tezi doğru. Okulda bazı finli kızlarla kısa diyaloglarım oldu. Resmen bir süre sonra paniklediklerini hissettim. Bu paniğin tabi en önemli sebebi İngilizcelerine güvenmemeleri ve konuşurken yanlış yapmaktan çok korkmaları. İngilizceyi bilen insan oranı çok ancak konuşmak istemeyen bir halk. Bunun sebebi, Fransızlar gibi dil konuşundaki katılıklarından değil tamamen kendilerine güvenmemelerinden.


Fin Erkekleri gerçek anlamda TEZ konusu. İkili ilişkileri geçtim normal arkadaşlık ilişkilerinde bile tutuklar. Anlayamadığım bir tuhaflık var. Bunun sebebini aslında bir çok şeye dayandırabiliriz. Bir kere sorumluluk alma diye bir şey yok burada. Finli erkek arkadaşınız varsa kahvenizi ya da çayınızı ödemesini beklemeyin. Herkes kendi hesabını ödüyor. Aslında bu durum biraz ülkenin çok pahalı bir yer olmasından da kaynaklanıyor olabilir ki bence asıl sorun bu. Bir erkek traşı burada 25 Euro. "İyi maaş alıyorlar" geyiği de yapmayın bana. Maaşlarının ciddi bir oranı vergi kesintisine uğruyor. Bu sayede Finlandiya'da hastane, okul ve üniversite hizmeti bedava.


Yine Finli bir erkekle evlendiniz ortak ev alışverişi yapacağınızı sanmayın. Market alışverişini karı-koca ayrı yapıyor.


 Kızlar genelde erkeklere ilk adım attıklarından erkekler yine beğendikleri kızlar için bir çaba sarf etmiyor. Kadın nüfusu Rusya gibi fazla. Her yerde yine kadın var.


Olumsuz yanları tutuklukları ile bitmiyor. Maalesef aşırı içki içiyorlar. İçki içince açılıyorlarmış ancak nasıl diyeyim: birini tanıyacam diye ringo ringo şişeler içemem.


İyi nokta şu: Finli erkek evli ya da nişanlı ise yüzüğünü parmağından ÇIKARMIYOR. Kadınlar ne demek istediğimi bu konuda çok iyi anladı. 


İkinci iyi nokta şu: Cidden Rabbim özene bezene yaratmış buradaki erkekleri. Hepsi için güzel demem ve diyemem; ancak yakışıklısı tam yakışıklı. Gördüğünüzde gözlerinizi alamayacağınız erkekler var burada. İnsan, hayran hayran bakmaktan cidden kendini alamıyor.


Finli erkekler bence de bir kızla nasıl konuşulacağını ve bir kıza nasıl yaklaşılacağını bilmiyorlar. Bu konuda okuduğum yorumlara katılıyorum. Eğer bir finli erkeği tanımak istiyorsanız, maalesef ilk adım sizden gelmeli.


Erkeklerin ne kadar pasif olduğunu ve sosyalleşmede ciddi sorunlar yaşandığını şuradan da anlıyorsunuz: Burada "LOVE is in the AIR" durumu yok. Sokakta gördüğüm elele tutuşan çift sayısı sanırım 3. Öpüşen çift yok. Sokakta bir kez öpüşen çift gördüm onlar da büyük olasılıkla finli değildi. Okulda sevgililer yok. Sevgili olmayı geçtim kızlı erkekli yemek yiyen yok. Böyle analiz yapınca burada bar ve clubların fazla olması ve aşırı içki tüketilmesi bir bakıma normal. Sanırım bu tip yerlerde alkolünde verdiği cesaretle anca sosyalleşebiliyorlar. Yine"tinder" denilen bir aplikasyon asosyal oldukları için burada en fazla kullanılan uygulamaymış.


Dramatik bir tablo çizdiğimin farkındayım ancak ikili ilişkiler ve arkadaşlık konusunda cidden sizi şaşırtan bir asosyallik var. Finli bir erkeğin profiline bakın, kız arkadaş sayısı neredeyse toplam arkadaş sayısının %10'unu bile oluşturmuyor. Normal kız arkadaşları ile fotoları bile yok. Bekar olanları zaten direk anlıyorsunuz. Hiç kız fotosu yok. "Gay mi acaba?" diye korkmayın. Eşcinsel olmak burada serbest. O yüzden eşcinsellerin kimlik saklama problemleri yok. Yani eşcinselse beğendiğiniz, emin olun bunu sosyal medya hesaplarına bakarak anlarsınız.


Genelde Finlilerle ilgili yorumları okuduğunuzda "kendi aralarında bir konuşmuyorlar" diye yazılar okursunuz. Kendi içlerinde konuşkanlar. Hatta fazla konuşkanlar diyebilirim. Belki yeni genç jenerasyon sayesinde bu durum değişiyordur.


Bir de dikkat ettiğim bir husus: Çok iyi espri yetenekleri var. Hiç dalga geçmiyorum. Mizah konusunda özellikle kendileri ile dalga geçme konusunda muhteşemler. Zekice espri yapıyorlar. Bu özellikleri ile bazen kendi insanıma çok benzetiyorum Finlileri.


Özetle buradaki insanlarda hayatı paylaşma kavramı pek oturmamış. Buna gözümle şahit olmadım ancak paylaşım konusunda verebileceğim en iyi örnek şu: Bir finli çift alışveriş yaparken ayrı ayrı alışveriş yapıyor diye yazmıştım. Mesela kadının 10 cent'i yok ve kocasından o an 10 cent istiyor. Adam ona 10 cent VERMİYORMUŞŞŞŞ!. Bunu ben de sizin gibi çok aşırı buldum. Bu bilgiyi burada muhakkak bir iki Finliye ülkeye dönmeden uygun anda soracağım. Şahsi fikrim Finlilerin insan ilişkileri ve özellikle ikili ilişkiler konusunda gelecek nesillere eğitim vermeleri. Bu utangaçlık, tutukluk ve ikili ilişkilerdeki sorun bence böyle aşılabilir. Çünkü samimi yazmak gerekirse ben gerçekten buradaki insanlara alıştım ve sevdim. Nüfusları ikili ilişkilerdeki çarpıklıklardan dolayı her yıl azalmakta. Acil önlem almazlarsa cidden bir 50 yıl sonra 1 milyon nüfuslu bir finli bile kalmayabilir.


"Tanrı Finlileri ve Finlandiya'yı korusun" deyip kapanışı yapalım. (Amen ;))

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder